![]() | ![]() | |
![]() |
![]() | |||
Sürprizli ve ölümcül bir gerilim |
|
Polisiye filmlerden, "seri katil"li yapımlardan hoşlanıyorsanız, "Taking Lives-Hayatın Benim" tam size göre. Montreal'in göbeğinde ve kalabalık içinde çekilen bölümler ise çok etkileyici.
Kuzuların Sessizliği" filmini 1990'lar sineması için bir dönüm noktası saymak mümkündür. Sinemada cani/cinayet öyküleri hep anlatılagelmişti, hatta Hakkı Devrim üstadın sevmediği deyimle "seri katiller" de hep vardı. Ama bu film, cinayet/polisiye filmlerde ilk kez böylesine sağlıksız, hastalıklı bir dünya ve o dünyada soluk alan hayal-ötesi bir cani kimliği çizdi. İç bulandırıcı olmaktan, kimi seyircilere kusma arzusu vermekten hiç kaçınmadan... Ve ardından bu tür filmler yağmur gibi geldi. En iyilerinden biri de David Fincher'in "Seven"i olmak üzere... "Hayatın Benim" bu filmlerin yolundan gidiyor. Melek yüzlü bir genç adamın işlediği korkunç bir cinayetle açılıyor film... Sonra onun filmimizin görünmeyen kahramanı olduğunu anlıyoruz; yıllarla birlikte cinayetleri üst üste yığılacaktır. O önlenemez bir katil, iyileşmez bir hasta ruhtur. Ve öldürdüğü her kişinin kimliğine bürünerek onun hayatını yaşamak, böylece bir hayattan öbürüne atlamak da onun yöntemlerinden biridir.
BEKLENENİ VERİYOR
"Hayatın Benim" bu tür bir filmden beklenebilecek, en azından benim beklediğim hemen her şeyi veren bir yapım. Çok satan bir romandan alınan filme romanda olmayan bir kişilik,

HAYATIN BENİM
***
(Taking Lives)
Yönetmen: DJ Caruso
Senaryo: Jon Bokenkamp
Görüntü: Amir Mokri
Müzik: Philip Glass
Oyuncular: Angelina Jolie, Ethan Hawke, Kiefer Sutherland, Gena Rowlands, Olivier Martinez, Tcheky Karyo, Jean- Hugues Anglade Warner Bros yapımı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder